HTML5 ve Adobe Flash 11


HTML5 geleceğin teknolojisi derken. Apple cihazlarında Flash istemediğini belirtip bir kenara iterken Adobe Flash 11 Sürümü ile beraber muhteşem bir dönüş yaptı.

Daha fazla donanim destekli çalışma ve geliştirilmiş 3D performansı ile Adobe, Flash'ın bir kez daha vazgeçilemez olduğunu bizlere gösterdi. Doğrusu uzun zamandır gelmeyen resmi 64bit desteğinden dolayı Adobe gibi büyük bir firmaya bende kızgındım ancak çıkardığı bu sürüm ile kendisini affettirecek gibi görünüyor.

Teknoloji ve Minimalizm!

Bu iki kavramın birlikteliği günümüz bilişim dünyasında başarının anahtarı konumunda. Zira günümüzde artık teknolojiyi takip etmeyi ve üretmeyi bırakın hakkıyla kullanmak bile marifet haline geldi.

Örneğin bir zamanın meşhur mesajlaşma programı olan ICQ bir çok zor işi yerine getirebilirken MSN Messenger programı ICQ'nun yanında çok basit kalıyordu. Ancak bu dez avantaj olarak görülebilecek durum aynı zamanda temel kullanıcı kitlesi için gerçekten idealdi. Hatırlarsınız ki(ben bu geçiş dönemini yaşamıştım) bir çok teknoloji meraklısı ve bilişimci ICQ hesaplarının yanında program olarak MSN Messenger'ı başarılı görmese de ulaştığı kitle nedeniyle kullanmak zorunda kalmıştı.

Benzer şekilde Yahoo gibi arama motorları piyasanın hakimi iken Google son derece hoş ve minimalist bir arama sayfası ile karşımıza çıktı ve insanların gönlünü kazandı.


Kısacası Google yaptığı birçok işe minimalist tasarımlar ile yaklaştığı için bulunduğu konuma geldi. Zaten söylediğim gibi teknoloji dünyasının genel anahtarı haline geldi minimalizm. Şu anda ise Facebook ya da Google+ hangisi geleceğin sosyal ortamı olacak bunu tartışmaktayız. Ancak geçmişin tecrübeleri bize şunu göstermekte ki Google+, Google ürünlerinin sağladığı işlevsellik ve bütünlük sayesinde minimalist tasarımının da getirmiş olduğu avantaj ile öne çıkmış görünüyor.

Rakamlar her zaman aldatıcı olabilir. Google+ hızlı giriş yaptı ancak hız kesti diye düşünebilirsiniz. Eğer bu durumda olan Google değil herhangi başka bir marka olsa "hız kesti acaba!" diye düşünebilirsiniz.

Ancak şunu biliyoruz ki Google Wave tecrübesinden çok ders aldı ve bir kez kaybetiği minimalist yaklaşımın nelere mal olabileceğini gördü. Google+'ı tasarlarken birçok tecrübeyi göz önüne aldı. Basitçe bakarsak bile, yorum yapmayı ve yeniden paylaşmayı engelleme, yazılan hatalı ve yahut güncellenecek bir mesajı yeniden düzenleme, Yayınlanacak mesajı en başından istenilen grup için yayınlayarak alakasız ve güven duymayacağınız kişilerin görmesini engellemesini sağlamak gibi özellikler Facebook'un Google+ çıkana kadar aklanın bile ucundan geçmiyordu.

Benim açımdan Google+ sosyal ağ meselesine şu an için damgasını vurmuş ve gerektiği hızda ve kararlılıkta devam etmektedir. Yakında Facebook'un bir zamanlar google'da çalışan bir Türk'ün önderliğinde gerçekleşen bir sosyal ağ projesi olan Orkut'un düştüğü hatalara düşeceğine adım gibi eminim. Şu andaki yönetim ve kullanıcısını umursamaz tavrı bunu apaçık ortaya koymakta.

Microsoft ve Dokunmatik Ekranlar


Microsoft'un dokunmatik ekran için en çok çabaladığı işletim sistemi olan Windows 8'in geliştirici sürümünü buradan ( http://msdn.microsoft.com/en-us/windows/home/ ) indirime sunuldu. İndirilerin içerisinde ARM işlemciler için geliştirilmesi devam eden sürüm bulunmamakta.


Henüz sadece x86 ve x64 sürümleri mevcut. ARM'nin de destekleneceği Windows 8 sürümü sanırım hâlâ ciddi eksikler barındırıyor ki Build etkinliğine yetiştirilemedi.